En İyi Duyan Hayvanlar

Canlılar dünyasının hayvanlar aleminde yer alan grubunda da elbette duyu organları mevcuttur. İşitme duyusunu hayvanlar da tıpkı insanlar gibi tehlikeli herhangi bir durumdan kaçmak, kendilerine yakın gelen türlerle ve birbirleriyle iletişim kurmak ya da beslenmelerini sağlayabilmek amacıyla kullanır. İnsanoğlunun duyabileceği işitme aralığı ortalama olarak 20 Hz ile 20 kHz arasında değişirken bunların katbekat daha iyisini yapabilen hayvanlar da bulunur. Peki dünya üzerinde en iyi duyan hayvanları merak ediyor musunuz? Bu yazımızda sizlere kulaklarınıza inanamayacağınız bilgiler vereceğiz.

Hangi Hayvanların İşitme Duyuları Çok Gelişmiştir?

Son yıllarda yapılan araştırmalar sonucunda bilim insanları insanlardan daha iyi duyan hayvanları listeledi. Listenin en başında ise kimsenin tahmin edemeyeceği bir isim var. İşte bu bilgileri sizler için araştırdık ve bir liste hazırladık.

Güve

İnsanların da içinde yer aldığı canlılar aleminde dünyanın en iyi duyanı yapılan araştırmalar sonucunda Güve olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu tür, tabiatı gereği hayatta kalabilmek için kendilerini avlamaya çalışan ve yırtıcı hayvan kategorisinde olan yarasalardan kurtulmak için işitme yeteneğini doğumundan itibaren geliştirmiş olabilir. Yarasalardan daha iyi duyma yeteneğine sahip olan güveler, bu özellikleri sayesinde doğada kalma savaşlarını sürdürebilir. Peki güveler bedenlerinin bu kadar küçük olmasına karşın yarasalardan kaçmayı nasıl başarıyor? Saniyede 450 kadar titreşim göndererek yarasaların hedef noktalarını şaşırtarak. Bedenlerini akrobatik hareketleri yapmak için kullanan bu canlılar, yarasaların ultrasonik seslerinin üzerinde muhteşem bir işitme kabiliyetini taşır.

Yarasa

Yukarıda bahsettiğimiz gibi yarasaların da gayet iyi bir iştme yeteneği bulunur. Buna karşılık yarasaların görme duyuları işitme kadar değildir ve çoğu türü, kör denebilecek seviyededir. Görme duyusunu kaybeden insanların dokunma ve işitme duyularını adaptasyon sağlamak amacıyla geliştirdikleri gibi yarasalar da görmelerinin zayıf olmasına karşın, kulaklarını doğaya ayak uydurabilmek için iyi seviyeye getirmiştir ve en iyi duyan canlılar listemize ikinci sıradan giriş yapmayı başarmıştır. Ekolokasyon terimi, canlıların etraflarında yer alan cisimlerden gelen yankıları algılayabilme yeteneğidir. İşte bu yetenek yarasa gibi görme duyusu nispeten zayıf olan canlılarda kendiliğinden gelişir.

Baykuş

Daha çok geceleri karşımıza çıkan baykuşlar, yarasalar gibi değildir. Onlar yapıları gereği hem görmelerine hem de işitme duyularına iyi güvenir ve avlanmalarını da buna göre yapar. Keskin görüş özelliğine sahip baykuşların kulaklarına bakıldığında ise eğri oldukları görülür. Bir kulağı diğerine göre daha aşağıda ya da yukarıda kalır. Peki neden kulakları bu şekilde? Çünkü baykuşlar etraflarında duydukları sesin nereden geldiğini tam olarak bu sayede anlayabiliyor. Avlanma olayını kolaylaştıran kulak eğriliği, karanlıkta baykuşların hayatta kalmalarını da sağlıyor.

Fil

Fillerin vücutlarını soğutabilmek için kulaklarını kullandıklarını biliyor musunuz? Neredeyse bedenleri kadar büyük olan fillerin kulakları, serinlik sağlamanın yanı sıra doğadan gelen 16-12000 Hz aralığında tüm sesleri mükemmel seviyede duyar. Filler genellikle sıcak iklimlerde yaşadıkları için bu canlıların kulakları duymaya iyi adapte olmanın yanı sıra büyük vücut alanlarını da bir nevi tolere eder. Kulak derilerinin ince olmasının sebepleri arasında iyi işitme ve vücut sıcaklığını sağlama yer alır.

Köpek

Yüksek katlı bir binanın en son katında oturuyorsunuz ve köpeğiniz siz daha apartmana girmeden geldiğinizi hissediyor ve kapıya yaklaşıp etrafına karşı kuyruğunu sallayıp seviniyor. Bunu nasıl başarabiliyor? Yani 15.kattan nasıl sizin apartmana girdiğinizi duyabiliyor? Elbette doğuştan elde ettikleri harika işitme yetenekleri sayesinde. İnsanların duyabileceği daha yüksek frekans aralıklarını algılayabilen köpekler, evcil hayvanlar arasında gerçekten sadık denebilecek dostlarımızdır.

Kedi

Kediler yapılan bilimsel araştırmalara göre ortalama 45-64.000 Hz frekans aralığındaki sesleri duyabiliyor. Bu da demek oluyor ki insanın en az 3 katı kadar daha iyi işitiyor. Sizlere ilginç gelebilecek bir diğer bilgi ise; kedilerin kulak kasları insanlarda olduğu gibi 3 tane değil 36 adettir. Kedilerin işitebilmeleri için iki kulağındaki toplamda 72 kası aktif bir şekilde kullanmaları gerekir. Tüm kasları çalıştırmak için ise kediler etraflarında dikkat ederseniz 180 dereceye kadar dönme hareketi yapar.

At

Sürü halinde hareket eden atları görürseniz onların başında olası tehlikelere karşı gözcü bir atın bulunması gerektiğini de çok geçmeden fark edersiniz. Çünkü atların işitme yetenekleri gayet iyidir ve sürü halinde hareket ettiklerinde genellikle biri diğerlerini korumak amacıyla etrafı gözetlemekle görevlendirilir. Gözlemci at, tehlikeli bir ses işittiğinde ilk olarak bu sesin ne olduğuna ve nereden geldiğine odaklanır. Daha sonra ise diğerlerini ne zaman uyandırması gerektiğini tespit eder. Enteresan gelebilecek bir diğer bilgi ise; atlar içinde bulundukları duygu durumlarını kulaklarını ve yüz kaslarını kullanarak ifade edebilir.

Yunus

Yarasalara işitme yeteneği olarak çok benzeyen yunusları, onlardan ayıran en temel özelliğin keskin görüşleri olduğunu biliyor muydunuz? Yunuslar da tıpkı yarasalar gibi ekolokasyon olayını biraz abartır ve etraflarındaki sesleri çok iyi şekilde duyar, sınıflandırır. Hatta öyleki, uzaklardan gelen her ses dalgası yunusun alt çenesine çarpar ve hayvan bu sayede ileride oluşabilecek ses dalgalarının bir haritasını çıkarıverir. Bu özellik onun hem kolay avlanmasını hem de hayatta kalmasını kolaylaştırır.

Fare

Farelere dikkat ettiğimizde oldukça hızlı hareket ederler ve sesin nereden geldiğini çabucak belirleyerek tam tersi yönünde kaçma eğilimi gösterirler. Peki bunu nasıl yapıyorlar? Çünkü farelerin kulakları birbirine çok yakındır ve bu sayede sesin nereden geldiğini hızlıca kavrarlar. Fareler insanların yakalanabileceği albino hastalığına sahip olsalar bile işitme yeteneklerinden hiçbir şey kaybetmezler.

Güvercin

Bir güvercin insanlardan daha düşük frekansa sahip 0.5 Hz sesleri bile kolaylıkla duyabilir. Bu nedenle güvercinler uzaklardan yaşam yerlerine doğru gelebilecek doğa olaylarını (deprem, volkanik patlamalar, fırtınalar) algılayabilir. Hatta dünyanın en iyi denizcileri sayılan güvercinler, işitme yeteneklerinin yanı sıra yön bulma özelliklerini de geliştirmişlerdir.